Arama Çubuğu

Safamı Görüntüleme Sayısı

22 Aralık 2007 Cumartesi

Adadan Ayrılış

İki saat hayvan besleme, sonra da biraz sohbet falan derken vapur saatine kadar oyalandık falan filan feşmekan.
Her güzel olayın olduğu gibi bu güzel günün de sonuna geliverdik hemen.
Ada gerçekten de kışın da güzelmiş.
İlk kez bu kadar rahat ayrılıyorum Ada'mdan, çünkü en iyi arkadaşıma emanet etmişim. Eminim ki kendileri benden daha iyi bakıcaklar.
Kısacası bir daha öyle bir gün düzenleyebilir miyiz acaba? Hani her şeyin cuk diye oturucağı ve insanı kendine getiricek cinsten.
Vapur Adı : İbrahim Karaoğlanoğlu
Sefer : Büyükada : 17:15 - Heybeliada : 17:30 - Burgazada : 17:45 - Kınalıada : 18:00 - Kadıköy : 18:30 - Kabataş : 18:50
Gün boyu öyle bir yorulmuşum ki, vapurda uyumuş kalmışım bile, bir de gözümü açtım ki Kabataş'tayız.
Sorna da eve geldim direkt olarak tabi, Tramvayla Sirkeci, ordan da Trenle.

Adadaki Tenhalık

Neyse vapur tam zamanında geldi bu kez.
Çünkü yaz zamanı her zaman bir kaç dakka gecikir bizim vapurlarımız.
Fakat bu kez mevsim kış, vapur da tehna:
Vapur Adı : İbrahim Karaoğlanoğlu
Sefer : Kabataş : 12:00 - Kadıköy : 12:20 - Kınalıada : 12:50 - Burgazada : 13:05 - Heybeliada : 13:20 - Büyükada : 13:30

Bugün hava da güzel, sanki bahardan borç alınmış gibi, fakat Bahar Pastahanesi kapalı malesef.

Adaya indim etraf o kadar sakin ki, bir hüzün çökmüş üstüne sanki. Yazın cıvıl cıvıl olan yerlerde eğer bayramcılar olmasa inler cinler çift kale maç yapacaklar top sahasında. Bir semt bu kadar mı değişir?


İşte resimde de görmektesiniz, daha dün demeyeyim ama yakın zamana kadar şu yol ağzına kadar insan doluydu :-((
Neyse iskelede bizi arkadaşım karşıladı, ama onbeş küsür kişiden sadece iki kişi gelmişiz.
Ewel getirdiklerimizi birleştirip başladık adayı turlamaya.


Bakınca gördüm ki evsahibi arkadaşım adadakiler konusunda yerden göğe kadar çok haklı, bunlar o kadar açlar ki hepsi yemlere saldırıyorlar.


Yanımda iki köpek, Kadıköyden vapuruma binen arkadaşım, ve adadaki evsahiplerimiz hep birlik altı kişi hayvan gördüğümüz yerde yemleri atıyoruz önlerine.


Ve tabi bazıları ellerimizden torbaları kapıp kapıp hemen beslenmeye başlamaları da cabası ...


Havanın durumlarından içerlere saklananlar da var, mesela birisi makineme öyle bir yakalandı ki, yılın resmi ödülü sanırım bu resme gider :-))
Bir de bir aralık bir kedi yüzünden duvardan içeri atlayıp kedi kurtarma operasyonu olayımız bile var. Ama acaba bunu yapan arkadaşım bir daha yapabilir mi onu bilmiyorum.

Kınalı'nın Kış Hali

Bayram zamanı birazcık da adaya yolum düşmeli değil mi?
Birkaç gündür bazı adalı arkadaşlarla bir konumuz var, adada yaşayan dostlarımızı nasıl yapsak da karınlarını doyursakın planlarını yapmaktayız.
Uzun yazışmalardan sonra bugün bunu gerçekleştirmeye karar verdik.
Hepimiz bir kaç hayvan yemi alacaz ve adaya gidip ne kadar kedi köpek varsa onların karınlarını doyurucaz.
Benim için de iyi bir özlem giderici olay oldu, çünkü kaç aydır adayı özlemişim.
Sabah erkenden kalkıp Mertemez'deki Migros'a gidip ikişer çuval kedi ve köpek mamasını almaya gittim önce, ve sırt çantama yükledim, kalanlar da elimde.
Fakat iskele yolunda az daha vapuru kaçırıcaktım neredeyse.
Çünkü tramvayın ve metronun düzensizlikleri ve irtibatsızlıklarını toplayacak olursanız kesin bir yerlerde çuvallamanıza neden oluyor ...