Arama Çubuğu

Safamı Görüntüleme Sayısı

31 Temmuz 2010 Cumartesi

Büyükada Büyük Tur

Yazımın uzunluğu ve resimlerimin fazlamalıkları bu kısmı ikiye bölmemi gerektirdi :-((
Bu yola ilk kez gidiyorum, bakalım karşımıza neler neler çıkıcak diyor ve o günkü çektiğim resimlerden bir başka demeti paylaşıyorum :-))
Not : Yazdıklarım doğaçlama, anlık yazılar, kayıtlı değiller ...


Yola çıktık artıkım bir kere, dönüş yok her zaman geriye, eklemeli bunları kariyer ve otoriteme, keşfetmeli adayı uzunlama her yerine :-))


Bağlamalı bu arabaya bir kadana, çekmeli yolcuları uzun yolda, sakinlerden birisine konmalı araba, sürücü atmamalı atlara fırça :-))


Yoluma çıkınca bir çeşit mavi, çekti sanki bir anda beni, belki çok istedim girmeye içeri, fakat sanırım zaman geçti :-))


Sen gönlümün yıkıntılarının içinde sönmeyen bir ateşsin, Bir orman kabuğunda bir kocaman güneşsin, İsterim ki aramızdan sevgi ve kardeşlik geçsin, bu dileklerim de bizleri birleştirsin.


Ayrılık bir kuru söz deme bana, güceniyorum sen böyle düşündükçe sana, küsmek istemiyorum beni artık anlasana, elindeki kirazları bana postayla yolla :-))


Yolun kenarında konmuştu bir küçük durak, İstemen ki sen beni burda bırak, Yokluğun zaten benim için havada kurak, Kolların bana fazlama sıkışık orak :-))


Geçmez sensiz yemek benden boğaz, Ağacın yüksekliği bütün adaya koymaz, Benim zaten kalan zamanım çok az, Evde yaşayan bir boynuzlu kaz :-))


Gönlümün senden ilahi şudur ancak emeli, Değmesin gönlümün üstüne insana inek diyenlerin elleri, Bu inekler ki sütleri derileri giysilerimizin temeli, Kalan otları bir güzel afiyetlerle yemeli :-))

Ee, işte böyle sevgililer, Adada çektiğim resimler sanırım burda bitiyor, çünkü bu resmi çektikten sorna hava artıkım kararmaya başladı, kararınca da zaten benim çakaralmaz makine de resim çekmez oluyor, ben de Maden tarafından İskeleye dönüyorum, koşar adımlarla, çünkü Doksan Dakkam var son vapora :-((

Hiç yorum yok: